https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjS-B_Oc92jxESa00_DwPLotbe8RvV9eZxIcTg3YMSd3wLXAgAV57PbgkzrrpAQvDv3xKGfS6yixUKEnyyeBHHDMjZvLHxy0hd2blWDlSFKSdOLSIM3X-bm83cQoc2YsvY3aT7NYe-LUc32/s72-c/Venom-Movie-Netflix-Farmers-Insurance-Parody.jpg

Kahramanın Venom Değil Tom Hardy Olduğu Film – Venom İnceleme

Merhaba sevgili okuyucular, bugün de bir film incelemesi ile karşınızdayım. Henüz sinemadan çıkalı 1 saat bile olmadı ancak filmle i...

Merhaba sevgili okuyucular, bugün de bir film incelemesi ile karşınızdayım. Henüz sinemadan çıkalı 1 saat bile olmadı ancak filmle ilgili yorumlar o kadar karmaşık ki, belki bu yazı filme gidip gitmemeye karar vermeniz için yardımcı olur diye gecenin bir yarısı size bu incelemeyi yazıyorum. Bu paragraftan sonra göreceğiniz ikinci ve üçüncü paragraflar spoiler’sız değerlendirme olacak, ancak eğer filme gitmediyseniz ve spoiler yemek istemiyorsanız üçüncü paragrafın altında gördüğünüz fotoğraftan sonra yazanlardan uzak durun derim. Hazırsanız başlayalım!

Venom, Spider-Man evrenindeki karakterler ile Spider-Man olmayan bir Spider-Man evreni kurmaya çalıştığı için çıkaracağı bu filme başta çok ilgi duyulmuyordu. Ardından rol için Tom Hardy ile anlaşıldığı duyurulduktan sonra insanlar “acaba” oldu, ama Venom’ın kendisini görmediğimiz ilk fragmandan sonra beklentiler ve moraller yine düşmüştü. Sonra yayınlanan fragmanlarda da potansiyel izleyicilere bekleneni vermeyen film hakkında kimsenin çok büyük umutları yoktu.
Film, genel olarak yukarıdaki beklenti düşüklüğü nedeniyle ilk yarım saatte “Biz ne izliyoruz şu an” dedirtmeden başlıyor. Filmin girizgahı biraz uzun tuttuğunu düşünsem de sonrasında film belli bir tempo seviyesi yakalıyor ve o seviyenin altına düşmeden, seyirciyi sıkmadan ve akıcı bir şekilde devam ediyor. Konu olarak izleyicilere “Aman Allahım” dedirtecek yaratıcılıkta bir yenilik sunmuyor olsa da film, sonraki sahnede ne olacak diye merak ettiriyor. Bu cümle belki spoiler sayılabilir ama bunu herkes söylüyor, ben de söyleyeceğim: Eddie ve Venom arasındaki ilişki takdire şayan bir şekilde yansıtılmış. Sony’den bunu beklemezdim diyeceğim ama buradaki asıl faktör aslında Tom Hardy. Onun dışındaki oyunculuklar ise vasatı ne yazık ki aşabilmiş değil, bu yüzden de başlık olarak bunu seçtim. Kısacası, Rotten Tomatoes gibi Disney etkisi ile puan veren ve yorum yapan eleştirmenleri bir kenara bırakıp 2 saatinizi eğlenmek için ayırabilirsiniz. Amiyane tabirle “popcorn filmi”, sinemada gidip izlemeye değer.
Venom

———-BURADAN SONRASI SPOILER, UYARMADI DEMEYİN———-
Aslında yukarıda da bahsettim, film, girizgahı biraz uzun tuttu ve gerçekten klişe denebilecek bir girizgahtı. Ana karakterin ne kadar başarılı ve mutlu olduğunu gördük, mesleğinin en iyisi, patronuyla dost ilişkisi var falan falan. Ve hazır bahsetmişken şunu sormak istiyorum: Anne karakterinin saçı neydi öyle ya??? Cidden film boyunca bir erkek olarak benim bile dikkatimi çekti, şaka gibi bir şeydi, ama kötü bir şaka. 112 dakika boyunca dikkatimi dağıtmayı başardı resmen.
Ardından zeki (?), vizyoner, manipülatif kötü adamımızı ve o kötü adam için çalışan iyi kalpli bir çalışanını gördük. Başarılı, mutlu ana karakterimizin hayatı, bu kötü adam yüzünden yerle bir oldu falan falan. Yine standart Hollywood filmi klişeleri. Ana karakter, başına gelenlerden sonra başkalarını umursamayı bırakır, kötü adam için çalışan iyi kalpli kişi ona geldiğince önce onunla konuşmak istemez ama sonra fikrini değiştirir ve ona yardım etmeye karar verir. Bunlar, hayatında 10-20 Hollywood filmi izlemiş biri için o kadar tanıdık bir senaryo ki. O yüzden film, vasat ve klişelerle dolu bir girizgah yaptı diyebilirim. Ayrıca, Skirth ve Eddie’nin o kadar tehlikeli varlıkların bulunduğu tesise ellerini kollarını sallayarak girebilmeleri ve Eddie’nin simbiyotu absorbe ettikten sonra çok da fazla engele ve güvenliğe takılmadan tesisten benzer kolaylıkta ayrılması da dikkatimi çeken olumsuz sayılabilecek detaylardan biriydi (Hayır, simbiyot gücü ile önüne geleni devirmesinden değil, önüne gelen ve devirdiği şeylerin sayısının azlığından bahsediyorum).
Film başladıktan 30-40 dakika sonra ne zaman Eddie-Venom ilişkisi başladı, o zaman Tom Hardy girişteki vasatlıktan sıyrılıp parlayabilmeye başladı. Eddie’nin Venom’a alışma süreci gerçekten izlemesi eğlenceli bir süreçti. Araba-motor kovalamacası ise gerçekten uzundu ama sıkmadı. Filmin ilk yarısındaki tek gerçek aksiyon sahnesi de bu sahne ve bu sahneden önceki dövüş sahnesiydi. Filmin belki de en beğendiğim noktası da gazete binasında Eddie’nin etrafını polisler sardıktan sonra Venom ile bir nevi alaya aldığı +Maskeleri takın. -Anlaşıldı. repliği oldu. Hem Eddie ile Venom’ın artık uyumlu bir şekilde “bir” olduğunu gösteren hem de bize artık farklı bir film izleyeceğimizi ima eden bir replikti.
Ama işte sonra ne olduysa oldu, film “Durumdan anlamayan vasıfsız kız arkadaş günü kurtarır” klişesi yolunu tuttu. Anne’in MR odasında Eddie’nin içinden Venom’ı çıkarması, bu klişeyi filmde ilk kez görüşümüzdü. Sonrasında yine Eddie-Venom ilişkisi ile bu klişeyi bize çabuk unutturan film, çok zaman geçmeden başka bir klişe olan “Kötü adam kendi için çalışan iyi kişiyi öldürür ve ardından uğraştığı şey tarafından ele geçirilir” klişesine başvurdu. Ardından Venom’ın Anne’i kullanarak Eddie’yi yeniden bulması, sadece birkaç gün geçirdikten sonra Dünya’yı sevmesi ve gezegen ile insanlığı kurtarmaya karar verme yüksek kişiliğini göstermesi, bizi Spider-Man: Homecoming’den beri en heyecansız ve en öngörülebilir son savaş sahnesine götürdü. “Durumdan anlamayan vasıfsız kız arkadaş günü kurtarır” klişesini filmde ikinci kez, Anne’in o kadar aletin arasında en yüksek teknoloji ile donatılmış bir roket fırlatma tesisinde yüksek frekanslı ses çıkaran bir aletin kontrol tekerleğini bulabildiği anda gördük. Daha fazla açıklama yapmama gerek yok gibi hissediyorum son cümleden sonra.
Filmin üçlemesinin yapılacağını zaten biliyorduk. Eddie ile Anne arasındaki konuşma ve Venom’ın “Bizim onu elde edeceğimizi bilmiyor yazık” minvalindeki yorumu ile bu kapının kilidini açtılar. Post-credit sahnesinde ise “Acaba ikinci filmin kötüsünün Carnage olacağını, bunu direkt söylemeden izleyicinin gözüne nasıl sokabiliriz?” diye düşünen senaristlerin, bu soruya verdikleri cevabı görüyoruz, ve böylece ikinci filme olan kapı sonuna kadar açılıyor. Bunun yanınnda, belki de çok dikkat çekmeyecek bir detaydı ama filmin New York yerine San Francisco’da geçmesi, bana gelecekte Marvel ile yapılacak bir anlaşma olursa Venom karakterini MCU’ya katabilmek için bilerek yapılmış gibi geldi, Netflix dizileri dahil bütün MCU’nun New York merkezli olduğu düşünülürse özellikle.
Dikkatimi çeken ve çok önemli olmayan başka bir nokta da Sony’nin filmin son sahnesini fragmana ekleme alışkanlığı. Aynısını The Amazing Spider-Man 2’nin sonunda Spider-Man’in Rhino ile dövüştüğü ve sonrası olmayan sahneyi fragmana koyarak yapmıştı Sony. Bence bunu yapmayı bırakmalılar, sempatik bir durum değil kesinlikle. Film boyunca o sahneyi bekledim durdum, bi’ baktım ki filmin son sahnesiymiş.
İncelemem şu ana kadar (sürekli klişelerden bahsettiğim için) filmle ilgili negatif düşüncelere sahip olduğum şeklinde yorumlanabilir. Ancak filmi beğendim. Klişeler var, evet, ancak bunlar izlenemeyecek veya izlerken sıkan klişeler değil. Eğer filme eleştirisel bir bakış açısıyla bakmıyorsanız gözünüze batacak cinsten sahneler yok. Ama filmle ilgili en olumsuz nokta belki de Tom Hardy dışındaki oyuncuların, özellikle Michelle Williams’ın bir mimik özürlü gibi rol yapmalarıydı. “Tom Hardy için kabul ettim” demişti rolünü Williams, çok isteyerek oynamadığını açık açık göstermiş resmen.
Bütün bunlardan mütevellit, Venom filmini, “İzlerken sıkmayan klişelerle dolu, asıl kahramanın filmin başlığındaki karakter değil o karakteri oynayan oyuncu (Tom Hardy) olduğu bir film” şeklinde tanımlayabiliriz. Puanım 6/10. Sinemada izlenir yani.
Peki siz film hakkında ne düşünüyorsunuz? Katıldığınız/katılmadığınız noktalar neler? Düşüncelerinizi yorum olarak paylaşmayı unutmayın!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder